Wednesday, 15 January 2014

TAZMİNAT


İkinci dünya savaşında 25 milyon asker ve 41 milyon sivil ölmüş…6 milyon da Yahudi tabi… İnanılmaz bir sayı. Dünya nüfusun o tarihlerde 2 milyar olduğu göz önüne alındığında , % 4’ü yok olmuş. Muazzam bir kayıp. Akıl tutulması dedikleri herhalde bu.  

Toplamda ölen 73 milyon insanın mal mülk varlıklarına ne olduğu önemli ? Birileri bundan istifade etti mi? Tabiki evet… İsviçre bankalarındaki sahipsiz hesaplar üzerine ne kadar çok spekülasyonlar yapıldı belki duymuşuzdur.

Kayınvalidemin çok acıklı Fransa yaşantısını belki duymayanınız vardır. İkinci dünya savaşın esnasında Paris’te yaşıyordu. Eşini Gestapolar 1941 yılında Yahudi olduğundan dolayı Auschwitz’e gönderdi.Ve bir daha haber alınamadı.  Kayınvalidem Türk Pasaportlu olduğundan mucize eseri hayatta kaldı.

Yıllar sonra Israil’den gelen bir haber ile , soykırıma uğrayanların Almanya aleyhine tazminat talebinde bulunabileceklerini öğrendik. Kayınvalidem ilk eşinin tüm kimlik bilgilerini ve çok uzun yıllar Paramount şirketinde çalıştığını bildirdi. Kayıtlar bulundu.2000’li yılların başında yaklaşık 25bin Euro gibi bir tazminat parası eline ulaştı.

Eşini kaybetmiş olmasının acısını dindirdi mi? Hayır !Savaş yaralarını unutturdu mu ? Tabiki hayır. Ama …Hayatını allak bullak eden bu olaydan dolayı uğradığı zarar – belki geç te olsa – kısmen telafi edildi.Hayatının son demlerinde bir yaraya merhem oldu diyebilirim.

Tazminat Arapça kökenli bir kelime… Zarar karşılığı ödenen para… Hasarı telafi etme. Ziyanı giderme..
Almanyanın, savaş mağdurlarına,  60 milyar dolar karşılığı bir ödeme yaptığı bilgileri var internette. Bu paranın bir kısmının fabrikalarında köle gibi çalıştırdıkları insanların -emeklerinin  karşılığında- sözü geçen  fabrikalardan da tahsil edildiği bilgisi var.

Tazminat , tarihle yüzleşme, suçu kabul etme, özür dileme, üzüntüyü paylaşma anlamına geliyor. Hayatta kalan insanların kinini belki biraz söndürüyor. Belki psikolojik olarak biraz rahatlamasına sebep oluyor. Kafalarındaki “bu yaptıkları yanlarına kar kalmadı” düşüncesi yaratıyor. Kalan günlerini biraz daha huzurlu yaşamalarına sebep oluyor.

Türkiye’nin 2. Dünya savaşındaki bu yıkımdan çok aşırı etkilenmemiş olması bir mucize.

Ancak -Türk Yahudileri hiç zarar görmeden atlattı- algısının da yanlış olduğunu belirteyim. Hatta sadece Yahudiler demek yanlış olur.. Ermeniler ve de Rumların da nasiplerini aldıkları biliniyor.

Dedem Aşkale’ye çalışmaya gönderildiğinden annem okulunu terk etmek ve çalışmak zorunda kalmış. Her iki dedemin ödediği Varlık Vergisi meblağları uçuk kaçık. Büyük yıkıma uğramışlar. Servetlerinin tamamını kaybetmişler.

Sonuç olarak 2. Dünya savaşı esnasında Türkiye içerisindeki azınlıklar önemli bir bedel ödemişlerdir. Belki birçoğunun hayatları değişmiş. Korkudan ilk fırsatta –düzenlerini bozup- yurtdışına göç etiler.. Birçok akrabamın İsrail’e göç etme nedeni sadece ve sadece burada yaşadıkları olumsuzluklardır.

Neticede bu suçu işleyenlerin bugüne kadar tarihle yüzleşerek, herhangi bir tazminat  ödeme , üzüntüyü paylaşma , özür dileme girişimi söz konusu olmamıştır.

İnkar et,  tarihi olayları saptır , özür dilemekten ve tazminattan kurtul politikası sonsuza dek sürer mi ?

Avram Aji
25.12.2013


No comments: