Thursday, 4 September 2008

KALP ÇARPINTISI

KALP ÇARPINTISI

Ağustos sonuna doğru yazlık yöreler bir sakinleşir ve hatta biraz hüzünlenir. Ama ne de olsa okullar ve dershaneler açılmak üzeredir. Çocuğu olan herkes az çok bir hazırlık yapmak ister.

Bizler sadece hafta sonlarını yazlıkta geçirenlerdeniz.Cuma akşamı geç vakit varıp Pazar akşamı geç vakit terk edenlerden..

Ama sezonun bitmek üzere olduğunu yazlığınıza yaklaşmaya başladığınızda hemen anlarsınız. Sokaklarda park eden araç sayısında belirgin bir azalma söz konusu. Sokaklarda oynayan çocuklar kalmamış. Bahçelerden yansıyan ışıklar azalmış ve solmuş. Sessizlik daha bir belirgin… Hatta biraz ürpertici…

Geçen cuma akşamı on sularında yazlık evimize vardık. Karanlıkta bahçeden geçerek zar zor kapının anahtar deliklerini el yordamı ile buldum ve nihayet evi açtım. Bir iki ışık açınca etrafı görür olduk.Arabadan bir iki parça eşya almak üzere dışarı çıktığımda yan bahçeden kuvvetli hışırtılar duydum.Ürperdim ;hatta korktum.

Karanlıkta bir şey göremediğimden ne olabilir diye düşününce “KÖPEK”ler tabiî ki dedim. Gürültümüzden uyandılar diye düşünüdüm ki….

İlerde çalıların arasından -herhalde onbeşlerinde- bir delikanlı ile bir kız hızla arkalarını dönüp ; üzerindeki elbiseleri düzelte düzelte benden uzaklaştılar.

Göz göze gelmemek için arkalarına bile bakmadılar.Herhalde        -inşallah tanıdık biri değildir- diye dua ediyorlardı içlerinden.

Anladım ki demek ki köpek değilmiş o kadar hışırtının sebebi !!!!!

Ne yalan söyleyeyim o çifti rahatsız ettiğim için o kadar üzüldüm ki .

O iki sevgili yanımızdaki boş bir evin bahçesindeki çimlere uzanıp , pırlantalar gibi parlayan yıldızların ve dolunayın altında ,sarmaş dolaş iken bizim gelmemiz ne kötü tesadüf ….

Bundan daha güzel ,daha romantik bir an olabilir mi hayatta.

Sevgilinin elini ilk tutuş.

O dudakların hafifçe birbirine değdiği an… Ellerin  bilinmeyeni keşfederken ki ürkekliği.

Kulağa fısıldanan cilveli sözler….

Ve de yerinden çıkacakmış gibi gümbür gümbür çarpan kalbimiz…

Şimdi sırası mıydı gelmenin?

Avram Aji

01.09.2008

 

 

 

 

 

No comments: